“`html
Alzheimer Teşhisi ile Mücadele Eden Daniel Gibbs’in Hikayesi
Daniel Gibbs, 2006 yılında 55 yaşında ilk Alzheimer belirtilerini keşfettiğinde, koku alma yetisinin eski kadar keskin olmadığını fark etti. O dönemlerde bunun doğal yaşlanmadan kaynaklandığını düşünse de, beş yıl içinde koku alma yetisini tamamen kaybetti.
2012’de, soyağacı araştırması yaparken APOE-4 alelinin iki kopyasına sahip olduğunu öğrendi. Bu genetik varyant, Alzheimer hastalığı için en büyük risk faktörlerinden biri olarak kabul ediliyor. Sadece bir kopyaya sahip olmak, hastalık riskini üç kat artırırken, iki kopya taşımanın riski on iki katına çıkarıyor.
Daniel’in ailesinde, kanser gibi hastalıklar olsa da, daha derin bir inceleme, demans geçmişinin varlığını ortaya koydu. Bu durum, Daniel’in doktorunu oldukça şaşırttı. 61 yaşındaki Daniel, hala aktif bir şekilde nöroloji dersleri veriyor ve demans ile ilgili hastalarla ilgileniyordu. Her yıl eğitici seyahatler için Tanzanya’ya gidiyordu.
Mevcut bilişsel durumunu düşündüğünde iyi olduğunu düşünen Daniel, yine de bir arkadaşından test yaptırmasını istedi. Sonuçlar oldukça ilginçti; testlerde normal seviyede, yüzde doksan dilimindeyken, sözel hafıza yeteneği 50. yüzdelik dilimde çıkmıştı. Bu durum ise, beynin dil ile ilgili kısımlarında ince bir hasar olabileceğine işaret ediyordu.
ALZHEİMER HASTALIĞINI YAVAŞLATMA YÖNTEMLERİ
Alzheimer hastalığında beyin değişimleri, bilişsel belirtiler başlamadan yaklaşık 20 yıl önce ortaya çıkabilir. Bu, hastalığın ilerlemesini durdurmak veya yavaşlatmak için kritik bir süre olabilir.
Daily Mail’e konuşan Daniel, “Teşhisimden sonra, literatürde hastalıkla ilgili neler olduğunu öğrenmek için derinlemesine araştırma yaptım. Düzenli aerobik egzersizin hastalığın ilerlemesini yüzde 50 oranında yavaşlatabileceğine dair kanıtlar buldum. Ayrıca, MIND diyetinin de ilerlemeyi yüzde 30 ila 50 oranında yavaşlattığına dair bilgiler mevcut” dedi. Daniel, peynir ve süt ürünlerini severken geçtiğimiz yıl laktoz intoleransı tanısı almış ve bu nedenle bu gıdalardan uzak durmak zorunda kalmış.
Diğer sağlıklı yaşam tarzı değişiklikleri arasında entelektüel ve sosyal olarak aktif kalmak, yeterli uyku almak ve yüksek tansiyon, kolesterol seviyeleri, obezite ve sigara gibi risk faktörlerini kontrol altında tutmak yer almaktadır. Daniel, 18 yaşında sigarayı bıraktığını ve yaşam tarzı değişikliklerine dikkat ettiğini belirtti. “Bu davranışların bir fark yarattığını düşünüyorum” dedi.
‘ARTIK KOKULAR BENİ İĞRENDİRMİYOR’
Alzheimer hastalığı, beyinde beta-amiloid plaklarının ve tau proteinlerinin birikimi ile başlar. Bu birikimler, koku ile ilgili alanlarda sorunlara yol açmakta; birçok hasta, bu durumu yavaş yavaş fark etmektedir. Daniel, koku duyusundaki değişiklikleri şu şekilde açıkladı: “Yemeklerin tadı neredeyse aynı gelmeye başladı ama acı sebzeleri yemek konusunda sorun yaşamıyorum. Daha toleranslı bir insan haline geldiğimi düşünüyorum.”
ARAŞTIRMALARA GÖNÜLLÜ OLDU
Daniel, hastalığının teşhisinden iki yıl sonra beta-amiloid ve tau’yu tespit etmeyi amaçlayan bir araştırmaya gönüllü oldu. İlk testlerde hafif bilişsel bozukluğu olduğu belirtilmişti. Veriler, ibrahim ve tau’nun yayıldığını gösterdiği için 2022’de hafif Alzheimer teşhisi konuldu.
KOLESTEROL SEVİYESİ BİR GÖSTERGE Mİ?
Daniel, tıp öğrencisiyken kolesterol seviyesinin üst sınırda olduğunu öğrenmişti. Eşi Lois, onun sık sık kızartmalara yöneldiğini belirtti. Ancak Daniel, bunun geçerli bir endişe olmadığını düşünüyordu. Zaman ilerledikçe, kolesterol ve tansiyonunu kontrol altında tutmak için ilaç kullanmaya başladı.
“Yüksek kolesterolümün, Alzheimer’ı etkileyip etkilemediğini merak ediyorum” diyen Daniel, “Kolesterol, beyin fonksiyonu için gereklidir ama fazla olması iltihap hücrelerinin işlevlerinde aksamalara yol açabilir” şeklinde açıklamalarda bulundu.
BEYİN OYUNLARI YARARLI MI?
Beyin oyunlarının ve bulmacaların Alzheimer üzerinde etkisi konusunda kanıtlar çelişkili görünüyor. 2014’te gerçekleştirilen bir araştırma, bulmaca çözücülerin bilişsel bozukluk yaşama riskinin daha düşük olduğunu gösterdi. Ancak son zamanlarda yapılan çalışmalar, bulmaca çözmenin çok da faydalı olmadığını ortaya koydu. Daniel bu konudaki çabalarını yeni bilgi edinmeye dönüşterek, her bulmacadan bir şeyler öğrenmeye çalıştığını vurguladı.
‘BAZI SABAHLAR ÇOCUKLUĞUMDAKI ODAMDA UYANIYORUM’
Daniel, çocukluğundaki yatak odasında uyandığı anları paylaşarak, “Bu durum beni korkutmaktan çok keyifli hissettiriyor,” dedi. Alzheimer tedavisi konusundaki gelişmelere de dikkat çektiği konuşmasında, “90’lı yıllarda yeni ilaç sınıfı ortaya çıktı. Bu ilaçlar, asetilkolin seviyelerini artırarak etki göstermekte” açıklamasında bulundu.
EGZERSİZİN ÖNEMİ
Daniel’e göre, aerobik egzersiz yapmak Alzheimer riskini yüzde 50 oranında azaltabilir. Egzersizin beyin sağlığı üzerindeki olumlu etkileri, kan akışını artırması, stres hormonlarını düzenlemesi ve inflamasyonu azaltması ile ilişkilidir. Daniel, egzersiz yapmaya erken yaşta başlamanın önemli olduğunu düşündüğünü belirtti.
ALZHEİMER TEŞHİSİNDEN 11 YIL SONRA
Daniel, Alzheimer teşhisi almasından 11 yıl sonra şu anki durumu ile ilgili, “Geçtiğimiz günlerde geçtiğimiz yerleri düşünmeye çalışırken bazı sokakların adını hatırlamakta zorluk çektim ama orada nasıl yürüdüğümü biliyordum. Birçok test sonucu, Alzheimer’ın yavaş ilerlemediğini gösteriyor. Okuma hızım düştü ve sosyal etkileşimlerde zorluk yaşıyorum. Ancak ailem ve arkadaşlarımın desteğiyle hayatıma devam ediyorum ve geleceğe umutla bakıyorum” dedi.
“`